31 Mayıs 2010 Pazartesi

Evimiz yavaş yavaş bitmek üzere (bu arada gözüde şişirtdik)

Geçtigimiz cumartesi günü tarladaki evimize boya badana işi için boyacıyı götürdük evimizin iç duvarlarını kireç badana yapmaya karar vermiştik kaç tane boyacıya söylediysek herkes bir bahane bulup badana yapmaktan bizi vaz geçirmeye çalıştı plastik boya yapalım,kirecin modası geçti falan diye,bir çok boyacıda kireci püskürten pompayı elinden çıkarmış pompam yok diye bahane bulup plastik olacaksa yapabiliriz dedi bizde zar zor bir arkadaşı bulup götürdük gerçekten ne kadar zormuş badana yapmak hele her şeyi bitmiş bir evin son işi badana olunca dahada zor oluyormuş buna kendimizde şahit olduk,tüm evin duvarlar haric her yeri kagıt,poşet,karton ne varsa kaplandı sadece kireç püskürtülecek kısımlar açıkta kaldı bu işlemi yapmak bile nerdeyse bir gününe maloldu boyacı arkadaşın daha sonra badana işine başlandı iş çok zamanda dar olunca iki günde bitirilemedi tüm evin badana işi evimiz dublex oldugu için üst kat bitti alt kat kaldı birde badana pompası arıza yapınca iş yarım kaldı boyacımız önümüzdeki günlerde bitirecek inş.
Ben cumartesi günü tek başına bahçedeydim daha önceki haftalar dikimini yaptıgımız domates,biber,salatalık,kabak fidelerinin bazıları tutmamış yerleri boş kalmıştı oralara ne bulduysam tekrar dikim yaptım. Pazar günü yine ögleden sonra ailecek bahçedeydik ismailenes annesiyle beraber papatya topladı mayıs bitmeden,ben yardımcımla beraber( bu arada bahçe işlerinde yardımcım semiha ablam oluyor)oglaklarımıza tel örgüden yer çevirdik sadece kapısı kaldı onuda ilerki günlerde bitirecegim inş.
Pazar günü ögleden sonra bahçeye varınca her zamanki gibi arıların yanına gittim napıyorlar çalışıyorlarmı diye bakmak için gayet güzel çalışıyorlardı çok güzel bal geliyordu, kovanlara iki metre kala burnunuza taze bal konusu geliyor buram buram, bir ara bahçede çalışırken kovanlardaki hiç görmedigim bir olay dikkatimi çekti hemen koştum yakından bakmak için arılar kovanın uçuş tahtasının altına iki tane yumruk kadar salkım oluşturmuşlar uçuş tahtasının üzeri arıdan görünmüyor allah allah dedim bunlar ogulamı gidiyor ama üç gün önce ki perşembe günü bakmış ana memesine raslamamıştım üstelik iki tanede temel petek verip arıyı rahatlatmıştım bu pazar arıyı açma niyetimde yoktu hemen körügümü yaktım giydim maskemi salkımlara duman verdim dumanı yiyen arılar salkımı bozdu dagıldı taze anaya raslamadım ögle olunca bu ogul salkımı degil galiba sıcaktan salkım yapıyolar dedim hava çok sıcaktı iki tane arıcı arkadaşı aradım telefonlarından cevap yok yine kaldın kendi bildiklerinle başbaşa dedim kovanların üst kapaklarını açtım örtü bezi olarak kullandıgım çuvallarınıda sıyırıp aldım kovanı havalandırdım bu şekilde açmışken bakayım dedim birde ne göreyim perşembe günü iki numaraya bir tane temel petek vermiştim onu kapartmış günlük yumurtayıda atmış alttan dalak kaldırmış hemde iki çıtadan ayrı ayrı bende alt kattan iki kapalı çerçeveyi aldım üste verdim onun yerine geçen hafta anlattıgım gibi petek verdim üzeri açık kaldı kovanların bir numaralı kovanıda kontrol ettim zaten salkım bir numaralı kovandaydı o daha kalabalık oldugu için o fazla bunalmıştı onada perşembe günü iki tane temel petek vermiştimoda kabartmış bitmek üzere sıcaklık böyle giderse bir günlük işi kalmış bende hemen bakamayacagıma göre onada bir tane daha petek vereyim dedim bir baktım zaten üst katta dokuzu vermişiz onuncu çıtayı verecegiz niyetimizdede her kovana en az bir tane boş çıta vermek bende onuncu çıtayı boş çıta verdim onunda kapagı açık kaldı.Akşam üzeri hava normale dönünce kovanların üzerini örteyim dedim bana bir deli cesareti geldi giymeyiverem maske eldiveni gerekte yok körügü yakmaya arı bal getiriyo beni sokmaya vakit bulamaz dedim daldım kovanların içine maskesiz kısa kollu dişörtle bir numaralı kovanın çuvalını örterken arı bir havalandı nasıl geldi üzerime bir kolumdan birde sag göz kapagımdan olmak üzere iki yerden soktu ücüncüyüde sokmadan ben öldürdüm gözüm şişti ha kapandı ha kapanacak koştum oturdugumuz yere hanıma ignesini çıkarttırdım biraz çamur sürdüm acısını alsın diye işim yarım kalmıştı tekar giydim maskeyi eldiveni yaktım körügü kapattım kapaklarını bu gün güneş gözlügü takıyorum dükyanda gelene gidene laf anlatıyoruz kimisi gülüyo kimisi dalga geçiyo kimi nerden buldun arıyı diyo bi inse gözümün şişligi iyi olacak allahdan görmeye mani degilde laf anlatması zor millete böylelikle bi tecrübe daha edindim arılar efelik yapmaya gelmiyo!!!!!!!!!!!!!!! bu arada iş işten geçtikten sonra celal abi ile görüşüyorum abi salkım yapmış arılar nedir diye oda panik yok havanın sıcaklıgından salkım yapmışlar bişey yapmaya gerek yok akşam oldumu girerler içeriye diyor bende kapaklarını açtım havalandırdım diyorum kendisine bu benim kovanlardaki havalandırmaların yetersiz geldigini gösteriyor havalandırma delikleri çogaltılacak vesselam

Hiç yorum yok: